Sürdürülebilir bir gelecek hepimizin hayali. Küresel ısınma ve benzeri faktörlerin etkisiyle gittikçe tehlike altında kalan geleceğimizi kurtarmak için kişilerin, kamu ve kuruluşların bir an bile gecikmeden, hemen harekete geçmeleri gerekiyor. ÇED Raporu gibi çevreye zararlı olabilecek projelere onay verilmesi aşamasında bakanlık tarafından istenen belgelerin haricinde düzgün ve etkin bir atık yönetim planı uygulanmasıyla kurum ve kuruluşların daha güvenli ve sürdürülebilir bir geleceği garanti altına almaları mümkün olabiliyor.
Peki “atık yönetim planı” derken ne kast ediliyor?
Bir kurum veya kuruluşun operasyonel süreçleri sonucunda oluşan atıklarının minimuma indirilmesi, geri dönüştürülmesi ve yok edilmesi aşamalarının tümünü detaylıca ele almaya ve izlenecek yolu belirlemeye yarayan stratejik planlar bütününe atık yönetim planı denir.
Atık yönetim planlarıyla kurumlar atıklarını en iyi şekilde kontrol ederek çevre üzerinde oluşturabilecekleri zararlı etkileri minimuma indirebilirler. Çevreye verilecek zararın minimuma indirilmesi, çevresel sürdürülebilirliğe yadsınamaz bir katkı sağlarken aynı zamanda kurumların maliyet tasarrufuna gitmelerine ve yasal gerekliliklere uymalarına da yardımcı olacaktır.
ATIK YÖNETİM PLANININ FAYDALARI
Atık yönetim planının yukarıda bahsedilenler de dahil olmak üzere kurumlar için pek çok farklı faydası vardır. Sürdürülebilirlikten maliyet tasarrufuna kadar uzanan çeşitli başlıklarda kurumlara fayda sağlayabilecek atık yönetim planıyla kurumlar, ekosistem ve habitatlar koruma altına alınır.
Sürdürülebilirlik
Kurumlar atık miktarlarını azaltmaları, etkili geri dönüşüm yöntemleri uygulamaları ve yeniden kullanım gibi çevre dostu işlemlerden faydalanmaları sayesinde daha yeşil bir geleceğe katkı yaparak sürdürülebilirlik yolunda önemli adımlar atabilirler. Etkili bir şekilde yürütülen stratejik atık yönetim planı sayesinde kurumlar doğal kaynakların korunmasına, çevresel kirliliğin azaltılmasına ve ekosistem dengesinin sağlanmasına büyük katkılarda bulunurlar.
Plan sayesinde atıkların henüz kaynaklarındayken azaltılmaları mümkün olur. Üretim süreçlerinde daha az malzeme kullanılır, kullanılan ambalaj miktarı azaltılır ve tüketim alışkanlıklarının gözden geçirilerek gereksiz bulunan kısımların tamamen değiştirilmesi sağlanır. Aynı zamanda atık yönetim planıyla atıkların uygun şekilde ayrıştırılmaları da hedeflenmektedir. Atıkların uygun şekilde ayrıştırılması aşamasında organik atıklar, plastik, cam ve kağıt gibi malzemeler türlerine göre sınıflandırılarak ayrı ayrı toplanırlar. Bütün bunlar, doğal kaynakların daha az kullanılmasına ve kurumların çevreye vermeleri muhtemel olan zararın minimuma indirilmesine yardımcı olmaktadır.
Ayrıca bazı atık yönetim planlarında atıkların enerji olarak kullanılması ve biyogaz gibi alternatif enerji kaynaklarına dönüştürülmesi de mümkün olabilmektedir. Atıklardan enerji olarak faydalanılması sayesinde çevrede oluşabilecek muhtemel zarar azaltılabilir ve enerji üretimine katkıda bulunulabilir.
Atık yönetim planlarıyla atıkların kontrolsüz ve öngörüsüz bir şekilde su kaynaklarına ve toprağa boşaltılmasının önüne geçilir. Böylece su, toprak ve ekosistem sürdürülebilirliği sağlanır ve kurumların insan sağlığını olumsuz etkileyebilecek etkileri minimuma indirilir.
Tasarruf
Etkili bir şekilde yürütülen bir atık yönetim planı kurumların kaynakları verimli bir şekilde kullanmalarına ve dolayısıyla maliyet tasarrufu sağlamalarına yardımcı olur. Özellikle geri dönüşüm ve yeniden kullanım gibi atılacak adımlar bu maliyet tasarrufuna büyük katkıda bulunur.
Atık yönetim planında atılması belirlenen adımlar doğrultusunda hammaddeler daha tasarruflu bir şekilde kullanılır ve böylece daha az malzemeden faydalanılması sayesinde kurumlar tarafından üretilecek ürünlerin maliyeti düşürülmüş olur.
Plan sırasında uygulanan geri dönüşüm stratejileriyle enerji ve su kullanımı da azaltılabilir. Kaynakların bu şekilde verimli kullanılması ve ürünlerin sürdürülebilir bir şekilde tasarlanması kurumların markalarının da kamu gözünde farklı bir boyut almalarına ve sektörlerinde diğer markalarla giriştikleri rekabette öne çıkmalarına yardımcı olacaktır.
Yasalara Uyum
Atık yönetimi alanındaki yasal düzenlemelere uyulması zorunludur. Bu yasal düzenlemelerde atıkların yönetimi, geri dönüşümü ve imha edilmesi süreçlerinde dikkate alınması gereken standartlar belirlenir. Bir atık yönetim planına sahip olmanın en iyi taraflarından birisi de yasal düzenlemelere uyumu karşılamasıdır.
Türkiye özelinde konuşmak gerekirse kurumların atık yönetimi konusunda Atık Yönetimi Yönetmeliği’ne uymalarının zorunlu olduğundan bahsedebiliriz. Yönetmelik Türkiye’de işlemlerini sürdüren her tür kurum ve kuruluşun atık yönetim planı hazırlamalarını ve yasal gerekliliklere uyum sağlamalarını zorunlu kılmaktadır.
Yönetmelik tarafından belirlenen ve dikkate alınması gereken kuralların belki de en başında tehlike atıkların kontrolü gelir. Yönetmeliğin ilgili kısmında tehlikeli atıkların depolanması ve atılması sürecinde uyulması gereken bütün standartlar belirlenmiştir. Yönetmelikte aynı zamanda ambalaj atıklarının, pil atıklarının ve atık yağlarının benzer süreçlerinde uyulması gereken kurallar da ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Risk Yönetimi
Üretilen atıklar hem çalışanlar hem de ekosistem açısından son derece zararlı olabilir. Kimyasal atıklarının düzgün bir şekilde depolanmaması ve imha edilmesi buna en büyük örnek olarak gösterilebilir. Düzgün bir şekilde işletilen bir atık yönetim planı sayesinde kurumların hem kendi çalışanlarına hem de çevreye vermeleri muhtemel zararı minimuma indirmek mümkün olabilmektedir.
Kamu Algısı
Etkili ve verimli bir atık yönetim planı izlemek kurumların kamu gözünde sürdürülebilirliği ve daha yeşil bir geleceği destekledikleri mesajını verdiği için markanın itibarını önemli ölçüde arttıracaktır. Doğal kaynakların kirlenmesi ve küresel ısınma gibi faktörlerin etkisiyle zor bir geleceğin kapıda olduğu son derece açıktır. Düzgün bir atık yönetimi bu geleceği önlemek için üstünüze düşen sorumluluğu yerine getirmeniz anlamına gelecek ve bu da insanların markanıza daha olumlu yaklaşmalarına sebep olacaktır.
5 ADIMDA ATIK YÖNETİM PLANI NASIL GERÇEKLEŞTİRİLİR
Kurumunuz için etkili bir atık yönetim planı oluşturmak sanıldığı kadar zor ve karmaşık bir süreç değildir. Aşağıda belirttiğimiz beş adımla kurumunuz için verimli ve etkili bir atık yönetimi oluşturabilir ve sürdürülebilir bir geleceğe yatırım yapabilirsiniz.
⦁ Atık Analizi
⦁ Atık Azaltma Stratejileri
⦁ Atık Yönetim Planı
⦁ Uygulama ve İzleme
⦁ Optimizasyon
Atık Analizi
Etkin bir atık yönetim planı oluşturulmasının ilk adımı kurum bünyesinde üretilen atıkların analizinin gerçekleştirilmesidir. Kurum bünyesinde hangi tür atıkların, ne gibi bir sıklıkta üretildiğinin belirlenmesi, söz konusu atıkların cinsleri ve kaynaklarının ortaya çıkarılması atık yönetiminde öncelik olarak belirlenmesi gereken alanları ortaya çıkaracaktır.
Öncelik olarak belirlenmesi gereken alana karar verilmesinin ardından atık üreten süreçleri detaylı bir şekilde incelemek gerekir. Süreçlerin detaylı bir şekilde incelenmesi potansiyel olarak üretilen atık miktarını azaltabileceğiniz yolları da görmenizi sağlayacaktır. Süreçlerin incelenmesi sırasında dikkat edilmesi gereken noktalardan biri de atık miktarlarıdır. Atık miktarının belirlenmesi atık yönetim stratejilerinin kurum gerekliliklerine uygun olarak belirlenmesinde önemli bir rol oynayacaktır.
Atık Azaltma Stratejileri
Kurumların atık üretimlerini azaltmak ve geri dönüşümü teşvik etmek için çeşitli önlemler almak gerekir. Bu önlemler sayesinde atık üretimi kaynağında azaltılarak sürdürülebilir tüketim alışkanlıkları kurum bünyesinde teşvik edilebilir. Ayrıca kurumsal bağlamda geri dönüşüm stratejilerinin benimsenmesiyle atıkların yeniden kullanılması sağlanabilir ve böylece kullanılmış kağıt, karton ve pil gibi ürünlerin geri dönüşümüyle maaliyet tasarrufuna gidilebilir. Atık azaltma stratejilerinin bir parçası olarak uygulanabilecek atık ayrıştırma programlarının da geri dönüşümün teşvik edilmesi üzerinde büyük etkisi olacaktır.
Atık Yönetim Planı
Atık Yönetim Planının tam olarak hazırlanması aşamasında atık yönetim stratejileri, hedefleri ve süreçleri bütün ayrıntılarıyla ortaya koyulur. Bunun sonucunda kurumların atık yönetim süreçleri organize edilmiş, kaynakların etkili bir şekilde kullanılması sağlanmış olur.
Atık Yönetim Planının çizilmesi sırasında ilk olarak yasal düzenlemeler dikkate alınmalıdır. Yasal düzenlemelerde belirtilen standartlara uygun şekilde izlenecek yol düzenlenmeli ve genel çerçeve oluşturulmalıdır.
Bir sonraki adımda yönetim planının bizzat kendisi oluşturulmalı ve hangi atıkların ne şekilde imha edileceği belirlenmelidir. Personel eğitiminin verilmesi ve bu eğitimlere yönelik olarak ilgili programların oluşturulması da çalışanların atık yönetim planının gerekliliklerini ve prosedürlerini anlamalarında noktasında büyük önem teşkil etmektedir.
Uygulama ve İzleme
Uygulama aşamasında belirlenen stratejiler doğrultusunda atılacak adımların hayata geçirilmesi amaçlanır. Kurumların atık yönetim planını başarıyla uygulayabilmeleri için planda belirtilen prosedür ve politikaların personel tarafından uygulanmasını sağlamak gerekmektedir.
İzleme aşamasındaysa oluşturulan stratejilere paralel olarak yürütülen uygulamanın performansının değerlendirilmesi gerçekleştirilir. Planın uygulama aşamasında sergilediği performansın değerlendirilmesi sonucunda iyileştirme yapılabilecek alanların ortaya çıkarılması ve atık yönetimi sürecinin optimize edilmesi sağlanır.
Ayrıca izleme sürecinin bir parçası olarak performans verilerinin analiz edilmesiyle atık üretimi konusundaki trendlerin belirlenmesi, atık ayrıştırma oranları, geri dönüşüm performansı ve maliyetlerin hesaplanması gerçekleştirilebilir.
İzleme sürecinin sonunda elde edilen verilen rapor şeklinde ortaya konmalıdır. Bu rapor sayesinde atık yönetim planının kuruma ne gibi faydalar sağladığından iş ortaklarının haberdar olması sağlanır. İzleme süreci sonunda yapılacak raporlamayla birlikte ayrıca sürecin optimize edilmesi için atılabilecek adımlar da belirlenebilir.
Optimizasyon
Optimizasyon sürecinde atılacak adımlarla birlikte atık yönetim planının ne derece etkin olarak gerçekleştirildiği ortaya çıkarılırken aynı zamanda aksayan noktaların bulunması sonucunda sürecin optimize edilmesi de sağlanabilmektedir. Optimizasyon sürecinin ilk adımında atık yönetim planının performansı değerlendirilir. Performans göstergelerinin analiz edilmesi sonucunda yönetim planının başarısının ölçümü gerçekleştirilir.
Başarı ölçümünün yapılmasının ardından planın uygulanmasında başarılı olunan ve başarısız olunan alanlar ayrı ayrı ortaya çıkarılır. Başarılı olunan alanlarda gerçekleştirilen etkinlikler aynı şekilde sürdürülürken başarısız olunan alanlarda neden başarısız olunduğu ortaya çıkarılarak gerekli iyileştirilmelerin yapılması ve sorunlu alanların düzeltilmesi amaçlanır.
Başarısız olunan alanlarda neden başarısız olunduğunun ortaya çıkarılması sonucunda kurum bünyesinde optimizasyon fırsatlarına uygun iyileştirme stratejilerinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu stratejiler sayesinde atık yönetim planının çok daha etkin ve verimli bir şekilde uygulanması mümkün olacaktır.
Optimizasyon stratejilerinin belirlenmesi sonrasında belirlenen stratejilerin uygulanmasına geçilir. Optimizasyon sayesinde atık yönetimi sürecinin sürekli olarak revize edilmesi ve geliştirilmesi sağlanır. Bu revize ve geliştirmelerle yönetim süreci hep güncel ve etkili kalır.
Sonuç
Etkili bir atık yönetim programı özellikle kimyasal atık gibi çevreye ve çalışanlara zararı büyük olabilecek maddelerle uğraşan kurum ve kuruluşlar için büyük önem teşkil etmektedir. Bütün ayrıntılarıyla detaylı bir şekilde uygulanacak bir atık yönetim planı sayesinde markanızı yeşil yarınlarda parlayacak bir yıldız gibi zirvelere yükseltebilir ve sürdürülebilirliğe önemli bir katkıda bulunabilirsiniz.