SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

KURUMSAL KARBON AYAK İZİ HESABI VE RAPORLANMASI

İklim değişikliği; pek çok uluslararası ve ulusal seviyedeki bilim insanı tarafından üzerinde oldukça fazla araştırma yapılan ve tartışmalar bulunduran bir konudur. Gün geçtikçe iklim değişikliği gözle görülür boyutlarda olumsuzluklar oluşturmaya başlamaktadır. Bu olumsuzluklar İnsan kaynaklı ve doğal sebeplerden ötürü ortaya çıkmaktadır. Bilim insanları, insan kaynaklı olan kısıma odaklanmaktadır.

İklim değişikliğinin en büyük kaynağı ise sera gazlarıdır. Sera gazları ısı tutma kapasiteleri olan ve atmosferde bulunan bileşiklerdir. Sanayi devrimi ile ortaya çıkan endüstriyel faaliyetlerdeki artış sera gazı emisyonlarını da aynı oranda arttırmıştır. Hızlı üretim ve tüketim faaliyetleri ekonomik açıdan kar sağlamış olsa da çevresel açıdan  (karbon salınımı gibi) pek çok olumsuz sonuç ortaya çıkarmıştır. Bu gazların insan faaliyetleri sonucu fazlaca birikerek atmosferin ısı geçirgenliğini azaltması ve dolayısıyla yeryüzünün ısınmasına sebep olması sera etkisi olarak tanımlanır. Gezegendeki bu ısı artışının ve sera gazı oluşumunun enerji kullanımı ile bağlantısı oldukça fazladır. Bu nedenle firmalar enerji verimliliği konusunda karbon ayak izini azaltmak için üretim süreçlerinde yeni yatırımlar yapmaya başladı. Bahsedilen yatırımlar sayesinde enerji verimliliği ve buna paralel olarak karbon emisyonlarında azaltımlar hedeflenmektedir. Örneğin karbon yakalama ve depolamada kullanılan sürdürülebilir ve yeni ortaya çıkan adsorban malzemeler ve teknolojiler geliştirilmeye başlanmıştır.

Öte yandan yapılan çalışmalar da gösteriyor ki; uluslararası alanda küresel ısınma ve iklim değişikliğine sebep olan bu gazların oluşumunu minimize etmek amacıyla ortaya konan pek çok yöntem ve strateji oluşturulmaya da başlanmıştır. Karbon ayak izi ve sera gazı emisyon azaltım hedeflerine ilişkin oluşturulan ilk taahhüt Japonyanın Kyoto kentinde kabul edilen Kyoto Protokolü’dür. Bu protokole göre biriken sera gazı miktarının antropojenik tehlike yaratacak ve müdahaleyi önleyecek seviye gelmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.

Her sera gazının küresel ısınmaya etki oranı farklıdır, bu oranlar Küresel Isınma Potansiyeli olarak (KIP) adlandırılır ve hesaplamalar KIP değerleri dikkate alınarak gerçekleştirilir.

Karbon ayak izi; Kuruluş bünyesinde gerçekleştirilen her türlü faaliyet sonucunda açığa çıkan sera gazının ton karbondioksit (CO2) eşdeğer cinsinden değeridir.

Başlıca sera gazları şunlardır;

  • Karbondioksit
  • Metan
  • Nitroz oksit
  • HFCs
  • PFCs
  • SF6
  • NF3

Karbon ayak izi raporu; kuruluş sınırlarının belirlenmesiyle başlar, bu sınırlar içerisinde emisyon oluşumuna sahip olan kaynaklar belirlenir. Emisyon kaynakları çeşitli gruplara ayrılır; her grup kendi içerisinde hesaplamalara tabi tutularak, grupsal bazda hesaplama sonuçları elde edilir. Son olarak bu gruplarda hesaplanan miktarlar toplanarak, toplam sera gazı emisyonu hesaplanmış olur.

Önümüzdeki dönemde ise Emisyon Ticaret Sistemi(ETS) ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması(SKDM) gibi sistemler ile ihracat yapan tesislerin oluşturduğu karbon emisyonlarının ölçülmesi, raporlanması zorunluluk haline gelmeye başlayacaktır. Bu sebepten ötürü kurumsal karbon salınımını belirleyebilmek, belirlenen karbon ayak izi miktarının azaltılmasını sağlayacak stratejiler oluşturmak açısından karbon ayak izi hesaplanması ve raporlanması oldukça büyük önem arz etmektedir. Çamlıca Çevre Danışmanlık olarak firmanıza ait karbon ayak izi hesaplamalarınızı yerel ve ulusal standartlar çerçevesinde gerçekleştiriyoruz.

Kurumsal Karbon Ayak İzi Hesaplama Aşamaları

  1. İşletme sınırındaki faaliyetler çerçevesinde sera gazı emisyon kaynakları tespiti yapılır.
  2. Emisyon kaynakları kategorilerine göre ayrıştırılır
  3. Kategori bazında hesaplamalar gerçekleştirilir.
  4. ISO 14064 standardı baz alınarak rapor oluşturulur.
logos
ÇEVRE DANIŞMANLIK ALANINDAKİ TECRÜBEMİZ VE UZMAN KADROMUZLA YARDIMINIZA HAZIRIZ

Çevre danışmanlık hizmetlerimiz hakkında bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.